Hıncal Uluç: “Belhanda’yı Kadro Dışı Bırak”

 Hıncal Uluç: “Belhanda’yı Kadro Dışı Bırak”
Okunuyor Hıncal Uluç: “Belhanda’yı Kadro Dışı Bırak”

Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç, Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’i sert sözler ile devre dişi bırak Younes Belhanda’yı diye çağrıda bulundu .

Bu takım senin için oynamaz Fatih Hocam!. Başlık tırnak içinde. Çünkü alıntı. 7 Ocak 2021’de bu köşede çıkan yazımın başlığı. Tek farkla. O zaman başlıkta “Fatih Terim” yazıyordu. Şimdi “Fatih Hocam” yazıyor. Sahaya Belhanda kaptanlığında çıkan ve tarihinin en ruhsuz oyununu oynayan Galatasaray’ın perişan halinin sebebini anlatan özet cümlemdi.

Şimdi Fenerbahçe’nin de elendiği, meydanın nerdeyse Galatasaray’a kaldığı Alanya Kupa maçının ardından yazıyorum. Önce bizim medyaya uyup skor yazarlığı yapalım. “Belhanda’lı Galatasaray: 0 – Alanya: 3” “Belhanda’sız Galatasaray: 2 – Alanya: 0”

Maçı anlatan Ender Müdürümün anlatmadığı sahneleri anlatalım. “Belhanda yürüyor. Belhanda yürüyor. Belhanda topu kaptırdı, gene yürüyor. O top gol oluyor. Belhanda sırıtıyor. Belhanda yürütüyor. Belhanda sırıtıyor.” (500 tekrar) Şaka, ironi değil. Maç yayıncısı biziz bu defa. Tüm maç kaydı elimizde. Ekran karşısına oturalım, Fatih Hocam başta ve Belhandacı medyadan kim meydan okuyorsa, onlar da. Oturalım ve maçı değil, sadece Belhanda’yı izleyelim. Sadece onu. Ne yapmış görelim.

Fatih Terim kadroyu yaparken önce Belhanda, sonra Feghouli yazıyor, sonra yanlarına mümkün olduğu kadar Türk olmayan 9 isim ekliyorsa, siz sakat ve cezalılar yüzünden takımda 7 eksik varken ancak ilk onbirde yer alabiliyor, maça sonradan girdiğinizde oyunu çevirdiğiniz halde ertesi maç kendinizi gene kulübede buluyorsanız, o Hoca’nın takımı ayrımcılık yapmadan, sempati ve nefretlerini kenara koyarak, adil yönettiğine, formayı hak edene verdiğine inanır, onun için, onun uğruna öldüresiye koşar, mücadele eder, savaşır mısınız?

Maçın yorumcusu Erman Hocamdı. Durmadan Belhanda’nın takımı 10 kişi oynattığını söyledi. Keşke öyle olsaydı Erman Hocam. Keşke 10 kişi oynasaydı. O zaman onu adam sanıp pas atmazlar, Galatasaray da top kaybetmezdi, hiç değilse. Gafil avlanmazdı.

Fatih Terim’in ne adam sarrafı, ne ince maç okuyucusu olduğunu en iyi ben bilirim. Dandik rakipleri değil, 2 İngiliz, 2 İtalyan, 2 Alman, 2 İspanyol devini geçerek 2000 yılında UEFA Şampiyonluğu ve Süper Kupa’ya uzanan, daha Real’de bile olmayan Avrupa Süper Kupası’nı Real Madrid’den alıp Hasnun Galip’e getiren Galatasaray’ı, o takımın iskelet olduğu Dünya Şampiyonluğunu Şenol Güneş’in korkaklığından kaçırıp üçüncü olan milli takımı o yaratmadı mı?

Adımı yazmaya cesaret edemeyen yüreksizler, derbi galibiyeti üzerine “Fatih Terim’in istifasını isteyenler bugün ne yapıyor” diye dalga geçtiler benimle. Benden başka Fatih Terim’i istifaya davet eden olmadığını bile bile. Ne uyanıklık ama. İşte hâlâ ayni şeyi yapıyor, Hıncal Uluç. Hâlâ gördüğünü, inandığını yazıyor.

Futbolun en iyi mentörlerinden, birinci sınıf insan sarrafı, Ruh Bilim Doktoru Acar Baltaş’ı tanırsın muhakkak. Git ona sor. “Hıncal bunları diyor. Haklı mı Acar Hocam” de, bakalım ne diyecek? Ya da Türkiye’de Spor Psikolojisi ve mentörlüğü öncüsü, 2002’deki dünya üçüncülüğünün gizli kahramanı Milli Takım Mentörü Prof. Dr. Turgay Biçer Hocama sor, Fatih Hocam. “Bu takım benim için oynar mı” de. Bakalım ne diyecek? Fatih Hocam!

İşe “Temiz” sayfa açarak başlaman gerek. Temiz sayfada Belhanda adı olmaz!. Simgesel olacak, takımın her futbolcusunun beynine kazınacak jestini yap. Onu sil. Takımı topla. Özeleştirini yap. Her türlü hatanı söyle. Kabul et. “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” de. İnandır. Şampiyonluk yolu o zaman açılır Hocam.

Yapılan Yorumlar
Bir Yorum Yapın